Bende bir hala var, "Otobüs boş olsa bile bir kadın varsa gider onun yanına otururum. Gazetelerde her gün okuyoruz, 70 yaşındaki yaşlı kadının evine hırsızlığa girip tecavüz edip çıkıyorlar" diyen. O da öyle paranoyak da olabilir.
İstanbul'da yaşıyorum, işim gereği de daha önce 3-4 şehirde aylarca veya bazen 1 yıl kalmışlığım oldu. Nüfusu 1 milyon olan bir şehirde, hem benim hem karşımdakilerin kişisel alanına çılgınca dikkat edebiliyorum, normal insan gibi binip inebiliyorum ama İstanbul'da edemiyorum çünkü hem kendimin hem karşımdakinin kişisel alanından nefret ediyorum, iş saati metrobüse bindiğimde varlığım varlığımdan nefret ediyor. Zaten sabah işe gidişim iki saat sürmüş, 10 saat işte kalmışım, sonunda bir şekil kendimi atmışım, yaklaşık iki saat sonra evimde olacağım. Uzayda kapladığım yerin farkında bile olmuyorum, bir şeye basıp "İnsan mı bu bastığım şey böyle kımıl kımıl" dediğim bile oluyor, biri bir şey derse hırlıyorum bile. Cuma veya Cumartesi akşamı İstiklal'e çıkamam hiç, örneğin. Ben normalde servis kullanıyorum, metrobüse haftada 3-4 kere bindiğim halde bunu yaşıyorum. Her gün binen insandan da tiksinir, hayattan da tiksinir. Geçen gün yağmurda bir kadın kaldırım ile metrobüs arasına itilerek düşürüldü, ona yetişmek istedim, arada ben harcandım. Kapı hizasını kaçırıp, 4-5 metrobüs grubunu beklemek zorunda kaldım yeniden kapı hizasına gelebilmek için. Millet kadının üstünden atlayıp metrobüse bindi. İşin kötüsü de, "Hayır, sen haksızsın" diyemem insanlara; çünkü orası bir Serengeti ve hayatta kalmak en önemli içgüdü. Bir noktadan sonra bunlar birikince de otobüs boşmuş, doluymuş, ayaktaymış, oyuruyormuş, yanımdaki insanmış, hayvanmış, tecavüzcüymüş, nefes alıyormuş, canlıymuş; insanın aklına bile gelmiyor. Otomatiğe biniyor hareket, artık ne olursa.
Bir yandan size de çok hak veriyorum üstelik, çünkü atıyorum yanınıza birisi gelip 9 keçili köy ağası gibi oturup sizi ezerken bunda hiç bir beis de görmeyebiliyor. Hatta bir kere yanıma bir kadın oturup "Yere torba koymak istemiyorum, taşısana bir kısmını" diye elime torbalarından bir kısmını da tutuşturmuştu. Eğitim şart.
0